T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
BURSA / İNEGÖL - Müşerref-Muzaffer Samda İlkokulu

KİMDİR ÖĞRETMEN

09-10-2018

Ahmet Önal

Eğitim Yöneticisi 

M.M.Samda İlkokulu  İnegöl – Bursa

 

 

Gelişen teknolojiyle birlikte eğitim ortamları, öğrenme şekilleri değişse de öğretmenin hayatımızdaki yeri, önemi ve rehberliği aynen devam ediyor. Hepimiz ilkokul yıllarımızdan bu yana hayatımıza yön veren öğretmenlerimizi saygıyla hatırlıyoruzdur. Öğretmenler hepimizin hikayesinin başkahramanlarıdır. Onlar çocuklarımızın hayatına dokunuyor, hamurunu her gün karıyor ve toplumun inşasını üstleniyor. Mevlânâ semada akşam olsa da eve gitsem diye dönmüyordu. Yunus eserlerini yazarken bu iki kıta da böyle oluversin, nasıl olsa okuyan olmaz diye yazmıyordu. Mimar Sinan, nasıl olsa ben öldükten sonra yıkılır, diye bina inşa etmiyordu. Toplumun en önemli unsuru olan öğretmenler de kendilerine emanet edilen, canımızdan çok sevdiğimiz sevgili yavrularımızı okul çatısı altında hiçbir ayrım gözetmeksizin eğitmeyi en önemli amaç edinmişlerdir. Onların yüreğindeki sevgiyi, belleğindeki bilgiyi, kişiliğindeki çizgiyi çocuklarımızla paylaşacağından emin olabilirsiniz. Bu anlayış ve kararlılıkla beynini, gönlünü, yüreğini, emeğini ve yıllarını eğitime adamış eli öpülesi öğretmenlerimize zor fakat bir o kadar da kutsal olan görevlerini icra ederken yardımcı olmak saygı göstermek çok olmasa gerek. Biz böyle gördük, bundan sonra da bize yaptığımız işi aşkıyla, layıkıyla, neşesiyle yapmak düşer."  

         "Yeryüzünün öğretmeni olmak için gökyüzünün öğrencisi olmak gerekir." der Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç. Bu söz aslında öğretmen nasıl olunur sorusunun cevabını da alabileceğimiz alışık olmadığımız türden bir tanım cümlesidir. Bir bahçıvana benzetilir öğretmen çoğu zaman. Öğrencisiz sınıfın, çorak topraktan farkının olmadığını düşünen bir bahçıvana. Bahçıvan bir bahçe yapmak isteyince deli otları, kıvrım kıvrım dikenleri söküp atmakla işe başlar; haşaratı uzaklaştırır, toprağı altüst eder, havalandırır, yeni gözenekler açar, yeni tohumlar saçar. Su verir, her bir bitkinin yönünü gün ışığına çevirir. Ve zamanı geldiğinde yeşilin bin bir tonunun, turuncunun can alıcı güzelliğinin, kırmızının baş döndürücü çekiciliğinin yansıdığı çiçekli bahçesine bakar ve onlara tebessümle dokunup "İşte güzel bir bahçe" der. Öğretmen de böyle bir bahçıvandır. Ellerine bırakılan işlenmemiş ya da çoraklaşmış toprağı büyük bir özenle işler. Çirkinlikleri budar, değerleri ve güzellikleri aşılar, yeni sürgünler vermesi için bilgi ve erdemle donatır. Öğretmenliğin kutsal bir meslek olması işte bundadır. Milletlerin ruh ve karakterini şekillendirecek bu emanetleri hakkıyla yetiştirmek için en etkin rol öğretmenlere düşmektedir. Claparede'ye göre öğretmenin en önemli erdemi "çok bilgili olmak değil, şevk sahibi" olmaktır. "O kendi mizacından farklı mizaçların ve farklı zihinlerin de bulunduğunu iyi bilen, çocuğun düzeyine inen, çocuğun karşısına hasım gibi değil, bir dost gibi çıkandır." der. Öğretmenin kişilik olarak sağlam bir yapıya sahip olması gerekir. İbn-i Sina öğretmenin, nefsinin isteklerine uymayan, aşırı öfkeden, tamah ve hırstan kaçınan, korkmayan bir yapıya sahip olması gerektiğini belirtir. Erzurumlu İbrahim Hakkı ise Marifetname adlı eserinde, öğretmenin, yaramaz çocukları nasihatle eğitme yoluna giden, soru soranları azarlamadan cevap veren özelliklerinden bahseder.

          "Gökyüzündeki bulutlar değişir, açılır, kararır. Aslolan gökyüzü olmaktır, bulut olmak değildir." Bulutlar ya da şartlar ne olursa olsun öğretmen çocuğun hakkını sorgusuz ve hakkaniyet ölçüsünde hiçbir karşılık beklemeden veren en değerli kişidir.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 13.03.2019 - Güncelleme: 24.07.2023 09:51 - Görüntülenme: 1043
  Beğen | 182  kişi beğendi